-
1 duman rengi
رمادي [رَمَادِيّ]Anlamı: koyu kül rengi, füme -
2 duman rengi
ды́мчатый ( о цвете) -
3 duman rengi
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > duman rengi
-
4 duman rengi
adj. smoky -
5 duman rengi
رمادي -
6 duman rengi cam
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > duman rengi cam
-
7 дымчатый
-
8 дымчатый
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > дымчатый
-
9 رمادي
duman rengi; kül rengi -
10 renk
цвет, колер- renk atmak
- renk gideren
- renk verme
- renk vermek
- açık renk
- ana renkler
- çivit rengi
- duman rengi
- fes rengi
- fındık kabuğu rengi
- fildişi rengi
- gül rengi
- kahve rengi
- kestane rengi
- koyu renk
- krem rengi
- kuzguni renk
- kül rengi
- maun rengi
- narçiceği rengi
- opal rengi
- portakal rengiİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > renk
-
11 smoky
adj. dumanlı, tüten, duman çıkaran, dumansı, duman rengi, koyu füme* * *tüten* * *1) (filled with, or giving out (too much) smoke: The atmosphere in the room was thick and smoky.) dumanlı2) (like smoke in appearance etc.) duman gibi -
12 رمادي
-
13 тонированное стекло
füme cam, duman rengi camТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > тонированное стекло
-
14 cam
стекло; стеклянный- cam üflemek
- aktinik cam
- alebastr cam
- anti-aktinik cam
- ayna camı
- beyaz cam
- buzlu cam
- cilalanmış cam
- çift cam
- dekoratif cam
- desenli cam
- donuk cam
- duman rengi cam
- dumanlı cam
- düz cam
- emniyet camı
- emprime cam
- fason cam
- float cam
- füme cam
- güvenlik camı
- ısı cam
- ısı emen cam
- jena camı
- kalıplanmış cam
- katedral camı
- katmerli cam
- kırık cam
- kırılmaz cam
- köpüklü cam
- kristal camı
- kurşun geçirmez cam
- kurşun geçmez cam
- kuvarslı cam
- lamba camı
- lamine cam
- levha cam
- mat cam
- morüstü cam
- mozayik cam
- oluklu cam
- ondüle cam
- opal cam
- organik cam
- ön cam
- parlatılmamış cam
- parlatılmış cam
- pencere camı
- perdahlanmış cam
- perdahsız cam
- plastik cam
- polisajlı cam
- prese cam
- prizmatik cam
- reflektif cam
- renkli cam
- resimli cam
- sable cam
- sandviç cam
- saydam cam
- saydamsız cam
- seviye camı
- silis camı
- silisli cam
- sodalı cam
- striye cam
- su camı
- süt camı
- sütlü cam
- şeffaf cam
- tabakalı cam
- telli cam
- tempere edilmiş cam
- temperlenmiş cam
- tripleks cam
- ultraviyole cam
- üç tabakalı cam
- yansıtıcı cam
- yarı saydam cam
- yüzdürme cam
- zırhlı camİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > cam
-
15 füme
-
16 rauchfarbig
duman rengi, füme -
17 دخنة
-
18 sooty
isli; duman rengi -
19 füme
دخنة [دُخْنَة]Anlamı: duman rengi
См. также в других словарях:
duman rengi — is. 1) Koyu kül rengi, füme 2) sf. Bu renkte olan … Çağatay Osmanlı Sözlük
duman — is. 1) Bir maddenin yanması ile çıkan ve içinde katı zerrelerle buğu bulunan kara veya esmer renkli gaz Emin ol ki her sigara yakışta / Daha duman tüter tütmez ordayım. B. S. Erdoğan 2) Havalanan tozların veya sisin oluşturduğu bulanıklık Köyünün … Çağatay Osmanlı Sözlük
renk — is., gi, Far. reng 1) Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum Birisi sütsüz çikolata renginde, uzun boylu, geniş omuzlu, Amerikan boksörlerine benziyordu. A. Gündüz 2) mec. Nitelik İşin rengi değişti. Birleşik Sözler renk… … Çağatay Osmanlı Sözlük
füme — is., Fr. fumé 1) Duman rengi 2) sf. Bu renkte olan Füme çorap. 3) sf. Tütsü ile kurutulmuş (balık, et) … Çağatay Osmanlı Sözlük
açılmak — nsz 1) Açma işi yapılmak veya açma işine konu olmak Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. Anayasa 2) Renk koyuluğunu yitirmek Perdenin rengi açıldı. 3) Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak Ateşi düşünce hasta açıldı. 4) e… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tütün — is., bit. b. 1) Patlıcangillerden, birleşiminde nikotin bulunan, otsu bir bitki (Nicotiana tabacum) 2) bit. b. Bu bitkinin kurutulup kıyılarak sigara biçiminde veya pipoyla içilen yaprağı Elinin tersiyle yeleğine düşen tütün küllerini silkti. M.… … Çağatay Osmanlı Sözlük